İlk emri ‘Oku’ olan, ‘Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum’ diyen bir inanç ve medeniyetin mensupları olarak, bilgi ve hikmete dair karşılaştığımız her unsurda en önemli pay sahibi olan öğretmenlerimiz, öğrencilerimizin bedensel, ruhsal ve zihinsel gelişiminde yönlendirici rol üstlenen münevverlerimizdir.  

Öğretmenlik dünyanın en kutsal mesleklerinden birisi olma yanında aynı zamanda peygamberlik mesleğidir. Öğretmenlerimiz geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı, gençlerimizi geleceğe hazırlayan bilgi, birikimin yanında güzel ahlak sahibi bireyler olmalarına ön ayak olan güzide şahsiyetlerdir. Geleceğimize yön veren öğretmenlerimiz gelişen toplumumuzun meşaleleri ve mimarları olarak ülkemizin fiziki ve sosyal açıdan inşasına da katkı sağlarlar. 

Ülkemizin kalkınması, Türkiye’nin çağdaş uygarlık seviyesinin de üstüne çıkması ancak öğretmenlerimizin yetiştireceği fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ile mümkün olacaktır. Vatanına bu kadar büyük ve kutsal bir hizmet veren,  anne ve babalardan sonra çocukların yetişmesinde en hayati rolü üstlenen öğretmenlerimizin hakları hiçbir zaman ödenemez.

Öğretmenler, verdikleri eğitimle bireyleri sadece geleceğe hazırlamakla kalmazlar, aynı zamanda yetiştirdikleri nesillerle ülkemizin istiklal ve istikbaline de yön verirler. İçinde bulunduğumuz teknoloji ve iletişim çağında bilgiyle donanmış, milli ve manevi değerlerine bağlı, yetenekli, birbirine saygılı, sorumluluk şuuru taşıyan kişiler, öğretmenlerimiz sayesinde vücut bulacaktır.

Eğitim, insan ruhundaki güzelliği ve mükemmelliği son mertebesine kadar geliştirmek demektir. Bu nedenle, eğitmeyi ve öğretmeyi bir ideal olarak benimseyen, yurdumuzun dört bir yanında üslendikleri görevi, en zor şartlarda bile büyük bir özveriyle yerine getiren, çocuklarımızı milli ve manevi değerlerle donatarak en iyi şekilde yetiştiren, Türk milletini ve Türkiye Cumhuriyeti’ni, dünya devletleri arasında saygın ve onurlu bir konuma yükseltmenin gayreti içerisinde olan, dünya beşten büyüktür temelli hak ve adalet altyapısının geleceğini oluşturan değerli öğretmenlerimizin rol modelliği çok büyük bir önem arz etmektedir. 

Eğitim ve öğretime yapılan her yatırım, insanımızı kendi kendine yeterli hale getirecek ve birçok meselenin çözümünü de kolaylaştıracaktır. Çocuk ve gençlerimizi sadece öğretim alanında değil eğitim alanında da geliştiren, yaptığı işin özü insan yetiştirmek olan öğretmenlerimiz, toplumu ihya ve inşa etmeleri noktasında, mesleklerin en yücesini icra etmektedirler. Bilgi ve teknolojideki hızlı gelişmelerin, çocuk ve gençlerimizde farklı ilgi ve hevesleri meydana çıkardığı günümüz dünyasında, onları doğru hedeflere yönlendirmek hususunda öğretmenlerimizin çok büyük gayretleri vardır.

Şehit olan öğretmenlerimiz başta olmak üzere ahirete irtihal etmiş tüm öğretmenlerimizi rahmetle anıyor;  mesleğe yeni başlayan genç arkadaşlarıma başarılı ve huzurlu bir meslek hayatı diliyor, emekli olmuş öğretmenlerimize de hizmetleri dolayısıyla şükranlarımı sunuyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e Başöğretmenlik unvanının verildiği ve Millet Mekteplerinin açıldığı bu anlamlı günde tüm öğretmenlerimizin “24 Kasım Öğretmenler Gününü” tebrik ediyorum.

Prof. Dr. Arif ÖZAYDIN
Gaziantep Üniversitesi Rektörü